ÇIRAY: YURTTA SULH KONSEYİ ARTIK AYDINLIĞA KAVUŞTURULMALIDIR
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Aytun Çıray, İYİ Parti’nin 15 Temmuz FETÖ hıyanetinin faili ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin siyasi kanadının araştırılması için verdiği Meclis Araştırması açılması önergesinde Partisi adına yaptığı konuşmada çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
15 TEMMUZ FETÖ DARBESİ ÖNCEKİ BÜTÜN DARBELERDEN FARKLIDIR
Çıray konuşmasına 15 Temmuz FETÖ Darbesinin önceki bütün darbelerden farklı olduğu tespitiyle başladı. 15 Temmuz’un Boğaziçi Köprüsünün akşam erken saatlerde tek yönlü olarak trafiğe kapatılmasıyla başlatıldığına dikkat çeken Çıray, vatandaşlarımızın bu nedenle olayı ilk anda bir darbe ile değil bir terör saldırısıyla şeklinde düşündüklerini vurguladı. Çıray, daha önceki darbelerin sabaha karşı gerçekleştirildiğini belirterek, bunda vatandaşlara silah doğrultmaktan zorunda kalınmayacak olmasının belirleyici olduğunu söyledi.
DİNBAZ BİR YAPILANMANIN HİÇBİR ÜLKEDE BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ DEHŞETENGİZ TEŞEBBÜSÜ
Çıray, önceki darbelerde darbecilerin amaçlarını siyasi iktidarların güya bozdukları siyasi, sosyal dengeleri yeniden tesisiyle sınırladıklarına işaret ederek, 15 Temmuz FETÖ Hıyanet Darbesinin bu şablonun tamamen dışında olduğunun altını şöyle çizdi: “Yargıya ve devletin diğer kurumlarına olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kilit mevkilerine yerleştirilen, sızan dinbaz bir yapılanma, hiçbir ülkede benzerine rastlanmayan türden dehşetengiz bir darbe teşebbüsünü hayata geçirmiştir. ”
BEDELİ 249 ŞEHİT, 2301 GAZİ VE AĞIR SOSYO-PSİKOJİK SOSYAL TRAVMA
Çıray, bu darbe teşebbüsünün bedelinin ‘249 şehit, 2301 gazi ve bunlara tanıklık etmekten kaynaklanan ağır sosyo-psikolojik sosyal travma’ olduğuna dikkat çekerek, bu hain kalkışmanın yolunun yargının FETÖ tarafından ele geçirilmesi ve TSK’nın gerçek subaylarının Ergenekon, Balyoz vb. FETÖ kumpaslarında tasfiye edilmesi ile açıldığını belirtti. Bütün bunlara rağmen 15 Temmuz gecesi tasfiyeye uğrayan o vatansever ordu ve polis mensuplarının sokağa dökülmesi, TSK ve Polisimizin büyük çoğunluğunun kalkışmaya karşı durması ve Yüce Meclisin iradesi sayesinde bu hıyanetin akamete uğratıldığına dikkat çeken Çıray, burada ortaya çıkan fırsatın değerlendirilmediğini vurguladı. Kaçırılan fırsatı hain darbeyi aydınlatmak için kurulan Meclis Araştırma Komisyonun çalışmalarının AKP tarafından engellenmesi olarak tanımlayan Çıray, böyle olmasaydı olayın mahiyetinin, arka planının ve sorumlularının ortaya çıkmış olabileceğini belirtti.
ALLAHIN LÜTFU DENİLEREK AT İZİ İT İZİNE KARIŞTIRILDI
Çıray, 15 Temmuz FETÖ Hıyanet Darbesini Araştırma Komisyonun, darbeyi Allah’ın lütfu olarak niteleyip sözde başkanlık sistemi için katalizör olarak kullanmak isteyenler tarafından battal hale getirildiğini belirtti ve böylece uğursuz teşebbüsün yarı karanlıkta bırakılarak at izinin it izine karıştırıldığını vurguladı.
HİÇ KİMSE GENEL BAŞKANIMIZ MERAL AKŞENER’E ‘YURTTA SUL CİHANDA SULH’ SÖZÜNE ATIFTA BULUNDU DİYE DİL UZATAMAZ
Komisyonun çalışmalarını hakkıyla tamamlayamamış olmasının büyük sorunlar ortaya çıkardığına işaret eden Çıray, McCarthy benzeri itham ve iftiraları buna örnek olarak gösterdi. Asıl FETÖcülerin ‘Metastaz’ adlı kitapta gösterildiği üzere ortalıkta cirit atarlarken, sonunda iş Genel Başkanımıza ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ sözüne atıfta bulunduğu için seçilmiş İstanbul Belediye Başkanının olmadığı Belediye Meclisi salonunda dil uzatılmasına vardı diyen Çıray, İYİ Parti adına yaptığı konuşmayı şu cümlelerle noktaladı:
“İlgili şahsı ciddiye almıyoruz tabii.. Çünkü ahmakça bir kibirle Suriye politikalarını bu sözün inkarı üzerine kuran bakanlarınız varken bu zavallı müfteriden, başta Atatürk olmak üzere,Osmanlı Paşalarının acı tecrübelerden damıttıkları bir kurtuluş mirası olan “Yurtta sulh cihanda sulh” sözünü anlamasını beklemek, haksızlık olurdu. Artık bu hamasi iftiraların önünü tamamen kapatmak amacıyla verdiğimiz, Yurtta Sulh Konseyi Üyelerini ve gerçekleri aydınlatmak üzere demokrasi ve insanlık adına bu önergemize tüm partilerimizin desteğini bekliyor saygılar sunuyorum.”