Sanayiciler Güven Ortamı İstiyor
Mayıs ayı olağan meclis toplantısında konuşan Mehmet Büyüksimitci, güven ortamının oluşturulduğu takdirde yatırımcının yatırım yapmaya başlayacağını ve üretim ile ilgili sanayicinin önünün açılacağını söyledi.
KAYSO Başkanı Büyüksimitci’nin mecliste yaptığı konuşması şu şekilde:
Ağustos ayında başlayan, şu veya bu sebepten, aslında bunun sebeplerini herkes kendine göre tartışıyor. Ama Bir şekilde bizim ekonomimizin dinamiğini bozdu, güven kaybına sebep oldu, iş talebinde ciddi bir daralmaya sebep oldu. Meydana gelen, sonuçlarına baktığımızda bu günü etkileyen, bu gün için problemler oluşturdu. En önemli hadise bize göre son yıllarda 7 tane seçim geçirdik. İster istemez de seçimler ülkenin ekonomi politikasını etkiliyor. Onun için son seçimler olması hasebiyle seçim bitti geçim zamanı, ekonomiye odaklanma zamanı dedik. Bir an önce ekonomiye odaklanarak güven ortamını oluşturmamız gerekiyor. Her şeyin başı güven. Güven ortamını oluşturursak hem rekabet ortamını, gücümüzü artıracak yapısal reformlar yaparsak, yatırımcılarımız yatırım yapmaya başlar hem de tüketici tüketmeye başlar ki bu da bizim üretimle ilgili önümüzü açar.
Hükümetimiz de ağustos ayındaki hadiseden sonra boş da durmadı. Ekonomik önlemler aldı. En son geçtiğimiz hafta Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak İvme olarak adlandırdığı bir paket açıkladı. Burada aslında devletin gitmek istediği yer ve bizi yönlendirmek istediği yerleri işaret etmesi anlamında çok önemli. 3 faaliyet alanı var. Hammadde ve ara malı ithalatı, hammadde ve ara malı ithal ettiğimiz Türkiye’de üretilmeyen ürünlerin üretilmesi ile ilgili birincisi. İkincisi ise makine ve teçhizat yatırımları. Üçüncüsü de tarım sektörü. Bu üç alana yönelik finansman paketi açıklandı. 3 kamu bankasının da katılımı ile yıl sonuna kadar 30 milyar liralık bir finansman sağlanacağı açıklandı. Bu paketin ekonominin temel sorunlarını çözmede önemli bir destek mekanizması olacağını düşünüyoruz. Orta ve uzun vadede olumlu sonuçlar alınacağı muhakkaktır.
Önceliğin katma değerli üretime verilmesi, istihdam ve ihracatta artış sağlanması Türkiye ekonomisinin rekabet gücünü artıracaktır. Bu süreçte de Kayseri Sanayi Odası olarak üzerimize düşen ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Bunların yanı sıra mevcutta olan sektörlerle ilgili ileriye yönelik orta ve uzun vadede Türkiye’ye bir vizyon çizme adına, endüstride sanayide neler yapmayı neyi beklediğimizi anlatma adına oldukça güzel bir finansman modeli. Ama mevcutta da sektörlerimizin devamlılığının olması, rekabetçi olması için de bir takım mekanizmaları da tekrar görüşülmesi ve konuşulması gerekiyor.
Sanayi Üretim Endeksi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4.8 azaldı. Bu yavaşlama sevindirici. Yavaşlama hızı düştü artık durağanlaştı diyelim. Bundan sonra tekrar büyüme birkaç ay içinde bir toparlanma olacağı ümidindeyiz. Pozitif sanayi rakamları göreceğimiz ümidindeyiz.
Sıkıntılarımız var, problemler var ama her şeyden önce kendimize güvenip el ele vererek irade göstererek bu problemleri aşma imkanımız var diye düşünüyoruz. Devletimizden asıl istediğimiz şey, rakiplerle şartlarımız eşit olsun. Hem başka şehirlerdeki rakiplerle, hem de dünyada rekabet ettiğim firmalarla şartlarım eşit olsun ondan sonrasını Allah’ın izniyle sanayici halleder. Ülkemizi eğer bu şartları eşitleyebilirsek ekonomide en güçlü ekonomiler arasında ülkemizi görebiliriz. Daha önce yaşadığımız bir sürü problemler var. 1990, 1994, 2001 yıllarında çok ciddi anlamda ülkeye zarar veren, bankacılık sistemini sıkıntıya sokan, onlarca bankamızın batmasına sebep olan krizler vardı. Şu anda yaşadığımız onun gibi bir şey değil. Devletin makro olarak baktığınızda ekonomi ile ilgili problemi yok. Bankalarımızın o günkü duruma baktığınızda sermaye yapısı oldukça sağlam. Şirketlerimiz bir şey üretmiyordu 90’lı yıllarda. Bu gün gücümüzün farkına varıp omuz omuza verip bu sıkıntıyı aşmamız gerekiyor. Sıkıntı sanayicinin kendi sıkıntısı. Oturup akşama kadar şikayet etsek de dışarıdan biri gelip bizim işimizi halletmeyecek. Bazı şirketlerimiz bu kadar olaya rağmen olumlu yönde gidiyorlar. Dövizin artışı daha çok yaramış durumda. Hem ihracatları hem ihraç pazarlarının çeşitliliği her konuda belli bir altyapıyı yaptığı için firmalarımız avantajlı duruma gelmiş. Onun için biz de bu durumlardan kendimize ders çıkarmak, birlikte bu işleri halletmek zorundayız.
TOBB, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı iş birliği ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi yarışmasını yapıyor. Listede Kayseri’den odamız üyesi 3 firmamız bu başarıyı sağladı. Form Demir Çelik Endüstrisi 25.sırada, Biletal İç ve Dış Ticaret A.Ş. 44.sırada, Netform Yapı İnşaat Müşavirlik Dış Ticaret LTD 64.sırada. Kayseri’de bu anlamda oldukça iyi sırada.
İhracat ile ilgili kafa karışıklığı var bununla ilgili de herkes bir şeyler söylüyor. Özellikle devletin TÜİK ile Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin iki ayrı verisi var. TÜİK’te iki tarzda veriliyor. Bunlar istatistiksel yöntemler. Biz elimizdeki verilerde TİM’in verilerini öncü olarak görüyoruz. TİM, ay bittikten sonra bu listeleri açıklıyor, TÜİK ise halen Nisan verisini Mayıs’ın sonuna gelmemize rağmen açıklamadı. Nisan ayında önceki aya göre yüzde 2.98 ihracatımız artmış. Türkiye’nin ihracatı yüzde 6 civarında ihracatı düşmüş. Geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 16.32 artırmışız. Türkiye’de ise yüzde 4 artırmış. İlk 4 aylık toplam ihracatta yüzde 8.05 artırmışız yine 3,5 katı civarında ihracat rakamlarımız artmış. İlk 10’un içine girmemiz gerektiğini söylemiştik. Şu anda ihracatta ilk 10’dayız.